Şile Sakılıgöl – Doğaya Alıştırma Gezisi #1

Gönderildiği yer: Gezi | 0

Şile, İstanbul iline bağlı bir ilçedir. Marmara Bölgesi’nin kuzey doğusunda, Karadeniz kıyısındadır. İstanbul Kadıköy’den yaklaşık bir saatlik bir yolculukla Şile’ye ulaşmak mümkündür. Şile otobanından geçerken ana kavşaktan sağa doğru döndüğünüzde Karamandere köyüne doğru gidersiniz. Köyün içinden geçtikten sonra yol sizi Saklıgöl’e kadar götürür.

Arabaları bıraktıktan sonra göl kenarındaki tesislere çıkan merdivenleri kullanarak bu baraj gölüne ulaşabilirsiniz. Tesislerin sol tarafından başlayan yürüyüş yolu ormanın içlerine kadar devam ediyor. Minik adımlar için biz rotamızı kısa tuttuk. Bu sırada yolboyunca yeşillenmekte olan doğayı gözlemledik ve kavanozlarımıza ilginç bulduğumuz bitki ve taşlardan örnekler topladık.

Yürüyüşün dönüşünde köy içerisinden geçeerken gördüğümüz dere kenarında yer alan gözlemecilere uğradık. Köy ayranı miniklerin yalana yalana içtikleri nefis bir içecek oldu.

Kaş’ta Çocuklarla Kano Yapmak

Gönderildiği yer: Gezi | 0

Kaş’ın muhteşem denizine dalışların ardından çocukları da üstünden gezdirelim istedik. İkili kanolarla çocukları öne attığımız gibi koyları gezmeye başladık. Durgun suların hakim olduğu günde çocuklarımızla birlikte inanılmaz eğlendik. Bir de bir caretta caretta’nın bize katılması çocukları oldukça heyecanlandırdı. Birçoğunun okula döndüğünde anlatacak çok güzel hikayeleri olacak.

Organik Dünya Gökçeada’ya Deniz Gezisi

Gönderildiği yer: Gezi | 0

Adaya ulaştık, kalacağımız yeri ayarladık, nerede denize girelim derseniz; Aydıncık (Kefaloz) Plajını şiddetle tavsiye ederim. Burası Gökçeada’nın günübirlik tesisi olan tek plajı. 1200 metre uzunluğunda harika bir kumsal. Bir yandan rüzgar esiyor, bir yandan güneş sizi ısıtıyor, önünüzde de uçsuz bucaksız masmavi bir deniz uzanıyor. Hem de tertemiz. Ne yosun var, ne deniz anası… Kendinizi suyun kollarına rahatlıkla bırakabilirsiniz. Üstelik söylendiği kadar da soğuk değil. Ela bile rahatlıkla girebildi!
Suyun içinde sıkılırsanız, buyrun sizi suyun üzerine alalım. Rahatlıkla windsurf yapabilirsiniz. Rüzgarın şiddeti bunun için ideal. Üstelik bu plajda windsurf ve dalış dersleri veriliyor. Hem de uygun fiyatlara… Hiç aklında olmayanın bile aklına sokuyorlar. Denizin üzeri windsurfculerle rengarenk oluyor. Çeşme OUT- Kefaloz IN:)
Yüzmekten, dalmaktan ve aktiviteden yorulduğunuzda kendinizi kumlara bırakıp, rüzgarın sesini dinleyebilirsiniz. Uzun zamandır hiç bu kadar tazelenmiş, enerji depolamış ve mutlu hissetmemiştim.
Hem doğa harikaydı, hem ada halkı. Alıştığımızın aksine kimse bizi kazıklamaya, sömürmeye çalışmadı. Herkes sadece verdiği hizmetin karşılığını talep ediyordu. Kimsenin ağzından olağanüstü rakamlar çıkmıyordu. Bu bir hayalmiydi acaba:)
Neyse konuyu dağıtmayalım, Denize girilmeden dönülmemesi gereken noktalara geri dönelim.Yüzmeye doyamayacağınız bir diğer yer de Lazkoyu… Adanın güneyinde kalan bu koya, bir tepeden aşağı inerek ulaşıyorsunuz. Burada cafeye benzeyen bir tesisten başka birşey bulmanız mümkün değil. Kumsalda da sadece şemsiyeler var. O da erken gittiyseniz ve boş bir tane yakalayabildiyseniz:) Ama zaten kendisi minik bir koy olduğundan ve aynı anda 500 kişiyi ağırlayamayacağından şemsiye sayısının da pek hükmü yok. Lazkoyu’ndan tek beklentiniz denize girmek olsun. Şezlongmuş, duşmuş, yemekmiş gibi ihtiyaçlarınızı başka sahillere saklayın. Buradaki denizin tadını çıkarın. Biz eşimle düşündük, taşındık, deniziyle çok meşhur olan yerleri bile burayla kıyaslayamadık. Yüzmekten bu kadar daha zevk aldığım çok az yer olmuştur. Ada rüzgardan uçsa bile burada yaprak kıpırdamıyor. Her daim sakin bir deniz sizi bekliyor. Suyun sıcaklığı, temizliği, kumu tarifsiz. Bak, yazarken yine aklıma düştü. Şimdi çıkıp, bir yüzüp geleceğim:) Fethiye-Ölüdeniz OUT, Gökçeada-Lazkoyu IN!

Kefaloz ve Lazkoyu’ndan sıra gelirse Uğurlu Plajına, Gizli Limana bir de Marmaros’a uğrayabilirsiniz. Yanlız Uğurlu Plajı ve Gizli Liman’da şemsiye dahi yok. Hazırlıklı gidin derim.
Eğer çocukluysanız bu saydıklarım içinde en çok Kefaloz’da rahat edeceksiniz. Hem özgürce ve güvenle oynayabileceği geniş bir sahil, hem de burada ki tesislerde temel ihtiyaçlarınızı giderebileceğiniz şeyler var.

Sabah kahvaltısı için Mustafanın Kayfesine gidin. Güneş batarken Zeytinliköy’e gidip Dibek Kahvenizi için.  Akşam yemeği için Merkezde ki Yakşi Balık Restaurant’a, Kaleköy’de ki Son Vapur’a ya da Gökçeada Otel’e uğrayın. Taze deniz ürünlerinin keyfini çıkarın. Yemekten sonra Sakızlı Muhallebinin tadına bakmayı da unutmayın.

Dönerken Meydani Pastanesine uğrayıp Efibadem alın.

Ya da bunların hepsini boşverin, canınız ne istiyorsa onu yapın. Bu ada içinizden geldiği gibi yaşayacağınız muhteşem bir yer. Hep böyle kalsın, bozulmasın.

Dalyan’da Caretta Caretta’ları gözlemledik.

Gönderildiği yer: Gezi | 0

Dalyan İztuzu plajında çocuklarımızla beraber caretta caretta’ları koruma ve sınıflandırma amaçlı olarak yapılan bilimsel gezide Muğla Üniversitesi Su Ürünleri Bölümü’nden Profesör Hakkı Yalçın’la beraber çalıştık. Bir hafta boyunca nöbetleşe olarak kumsalı tarayarak onlara rahatsızlık vermeden sayım yaptık. Hem çocuklarımız hem de carettalar bu durumdan oldukça memnun kaldılar. Caretta carettaları doğal ortamlarında canlı görmek hem yetişkin aileleri hem de çocuklarımızı sevindirdi. Gün sonunda çocuklarla yapılan resim çalışmalarında çocuklarımızın bakış açılarının değiştiğini görebiliyorduk bile.

Konaklama

Konaklama Dalyan’da bir pansiyonda yapıldı. Konalanan tesis dere kenarında olup sabah kahvaltıları ve akşam yemekleri tesisten sağlandı. Dere kenarında yemek yerken antik şehrin mezarlarını görmek herkesin ilgisini çeksede asıl etkileyici olan uykudan önce anlatılan akşam masalında çocukların tarihi olayları heyecanla dinlemesi olmuştu. Yeşil bahçesi, derekenarındaki iskelesiyle tesis katılımcılarımızdan tam not aldı. Ayrıca çocuklar için hazırlanan özel menü de ailelerin yemek konusundaki endişelerini giderdi. Alerjen çocuklar için özel menü uygulaması da yapıldı.

Aktiviteler

Tekne turları ve çamur banyosu gezinin diğer ilgi odağı olan aktivitelerindendi. Kumsala ulaşmak için her gün binilen teknemiz pakete dahil hizmetlerden olup sadece gruba özel çalışmaktaydı. Bu da katılımcıların daha rahat olmalarını sağladı. Kumsalda alınan öğle yemekleri katılımcıların insiyatifine bırakıldı. Dalyan’ın bir diğer özelliği olan mavi yengeçler tüm çocuklar tarafından ilgiyle karşılandı. Tekne turları sırasında tutulan yengeçler daha sonra doğaya yeniden salındı. (Caretta caretta’lara kaptırılanlar hariç)

Çamur banyosuyla çoşan çocuklarımız kendilerini birer yerliye dönüştürmekte hiç zorlanmadılar. Bu bölgede çıkan suyun sıcak olması dışında anılarında iyi bir enlence aktivitesi olarak kaldığını düşünüyoruz.

Antik şehrin gezilmesi ve tarihi yapı hakkında bilgi verilmesi çocuklarımızın ilgisini oldukça çekti. Şehirdeki kalıntılar üzerinde yapılan gezi sonrası tepeden bakan yamaçtan bölgenin oluşumu çocuklara anlatıldı. Böylece tarih ve coğrafya üzerine ilk bilgilerini almaya başlamış oldular.

Kumsalda var olan yengeç deliklerinden çıkan gözler ilgiyle gözlemlendi. Toplanan deniz kabukluları incelenerek sınıflandırıldı. Çocuklarımız ilk deniz kabuğu kolleksiyonlarını yapmaya başladılar. Aileler denizin tadını çıkartırken çocuklar da uçsuz buçaksız kumsalın ince kumlarıyla kaleler ve çeşitli kumdan heykeller yaparak günlerini geçirdiler.

Gezilerde bölgeye özgü fauna ve flora hakkında da bilgi verildi. Bir çok endemik türün gözlemlendiği gezilerde fotoğraf çekimleriyle bu canlılar ölümsüzleştirildi.